DUVAR YAZILARI :
- Birini öldürürsen katil,
binlercesini öldürürsen kahraman,
hepsini öldürürsen tanrı olursun!
*
- İnsan ağlar, tanrı güler. (M.Kundera)
- Tanrı birini cezalandırmak isterse, onun duasını kabul edermiş.
- İki kafadar biraz kafayı bulunca, biri kalkıp ben “peygamberim” demiş. Diğeri de altta kalmayacak ya, “otur yerine ben hiç kimseyi göndermedim!” demiş.
- İlginç olan, “tanrı vardır” diyenlerin çoğunun, “yokmuş gibi” davranması.
- Hayat, kurallarını tanrının koyduğu bir oyundur.
- Kainatın canı; tanrıdır, gelin canlar bir olalım.
- Oyunu oynayan “tanrı”, bizlerse “dama taşı! (Hayyam)
- Tanrı, akıllıları kendine “dost”, aptalları ise “kul” olarak yaratmıştır.
- İnsanlığa bir faydaları varsa Allah bizden alsın onlara versin. Yoksa, bizden uzak Allaha yakın olsunlar.
- Yağmur için dua edersen, çamurla da uğraşırsın.
- Allah zalime “uyuz” versin, “tırnak” vermesin!
- İnsanın bir tek borcu vardır, o da Allaha “can borcu”!
- Huzur istiyorsan üç şeyle kavga etme; “Allahla, devletle, karıyla!”
- Upanişad “tanrısın”, Freud ise “itsin” diyor, kim haklı? (C.Meriç)
- Tanrı yoksa, herşey mübahtır. (Dostoyevski)
- Tanrı olsaydı hiçbirşeyden sorumlu olmazdık. (Sartre)
- Şeytan, tanrının taklitçisidir. (R.Guenon)
- İnsan, tanrının taklitçisidir. (A.Ağı)
- İnsan, insanın tanrısıdır. (Feurbach)
- Madem Allahtan başka kimse yok, bu gürültü de neyin nesi?
- Yalnızlık Allaha mahsustur. O da boş durmuyor.
- Tanrı bile insanlarla yazıyla, kitapla konuşuyor.
- Uçağa binerken ateist, düşerken dindar!
- Cenneti, peşin mi alırsınız yoksa veresiye mi?
- “Tanrı”yı sen oynarsan, “günahkar” başkaları olur.
- Marifet; binlerce “sahte tanrı” arasından, doğru olan, o tek tanrıyı bulmaktır.
- Seni mutluluğa götürüyorsa “doğru tanrı”dır, onu bulduysan da “akıllı adamsın.”
- Korkmaya gerek yok! “Aşk” da “seks” de tanrının fikri, sevişen kazanır!
- Tanrı, “barbut” atmaz. (Einstein)
- Eğer öküzler “insan” olsaydı, tanrıları da “öküz biçimi”nde olurdu. (Ksenofanes)
– Eğer tanrınız yoksa, saygılarınızı Hitler ya da Stalin’e sunmak zorunda kalırsınız. (T.S.Eliot)
- Bir tapınağın olması, “kendine tapınmaktan” iyidir. (Gazzali)
- Allahım ya bana bu aklı vermeseydin ya da bunları böyle yaratmasaydın!
*
- Bir lira çalarsan hırsız,
bir trilyon çalarsan beyefendisin!
- Para varsa, o iş mantıklıdır.
*
- Hepimiz eşitiz ama ben, biraz daha eşitim!
- En iyisini iste, en kötüsüne hazır ol!
*
- Küçük beyinler kişileri,
orta beyinler olayları,
büyük beyinler fikirleri tartışır.
*
- İnsan beyni çok basit olsaydı, bizim de onu anlamayacak kadar aptal olmamız gerekirdi.
*
- Kazanmak insanın gardrobunu, kaybetmekse kişiliğini geliştirir.
- Hiçbir “başarı”, cezasız kalmaz.
*
- Kadın olmak zor şey!
Erkek gibi düşüneceksin,
genç kız gibi davranacaksın,
eşşek gibi çalışacaksın.
…
- Kadın mutfakta iyi bir ahçı,
Sokakta tam bir hanımefendi,
Yatakta bir fahişe gibi olmalı.
…
- Bir kadın “hayır” diyorsa “belki”dir,
“belki” diyorsa “evet” demektir.
**
- Bir kadına bulaştıysan, “sen haklısın” de!
Olmadı, “sus”
O da olmadı, gidinceye kadar “ölü taklidi” yap,
Sonrası bize karanlık, Allah’a ayan
…
Dört tip kadın vardır:
- Ne aş yapar ne yaş! (arızalı)
- Aş yapar yaş yapmaz! (ahçı)
- Yaş yapar aş yapmaz! (keyifçi)
- Hem aş yapar hem de yaş! (makbul)
…
- Karın iyi ise eğlencede işin ne?
“Düğün” kendi evinde,
gir oyna, çık oyna!
- Karın kötü ise cenazede işin ne?
“Ölü” kendi evinde,
gir ağla, çık ağla!
…
- Göz uydur, vurmaz tüfek yoktur
Söz uydur, sevmez kadın yoktur.
…
- Kadın bilmeyene “nefis”, bilene “nefestir”.
- Bir kadının en güzel çağı, 39 ile 40 arasındaki yirmi yıldır.
- Kadının, araya kattı mı yakışanı, duvara attı mı yapışanı makbuldür!
…
Hem zeki hem çalışkan, taktir et.
Zeki ama tembel, ikaz et.
Çalışkan ama aptal, dikkat et.
Hem aptal hem de tembel, imha et.
…
Aciz insan, şikayet eder.
Cahil insan, kavga eder.
Basit insan, iftira eder.
Akıllı insan, idare eder.
…
Mutluyken söz verme.
Üzgünken karar verme.
Öfkeliyken cevap verme
…
- Duyduğunun hiçbirine,
gördüğünün yarısına,
yaptığının tamamına inan!
*
- Taş var köpek yok,
taş yok köpek var,
taş var köpek var
ama kralın köpek
sıkıysa at taşı!
(Saskritçe bir şiir)
*
- Ehli keyfe keyif verir, kahvenin kaynaması,
Eşşeği yoldan çıkarır, sıpanın oynaması.
*
- Gönül ne kahve ister ne kahvehane,
Gönül eğlence ister, kahve bahane.
…
Durum elverişsiz fakat ciddi değil.
Durum ciddi fakat vahim değil.
Durum vahim fakat umutsuz değil.
Durum umutsuz, teslim oluyoruz.
…
Gıdaya sahip olanlar, insanları
Paraya sahip olanlar, ülkeleri
Enerjiye sahip olanlar ise dünyayı yönetir.
…
- Gelme, gelme Mevlana değilim, beni germe!
- Ya olduğun gibi görün ya da gözüme görünme!
- En akıllımız Mevlana’ydı, o da “döne döne” gitti!
- Geç geldi desinler, “geçmiş olsun” demesinler!
- Gel bağrıma bostan ek, sen de ye ben de yiyim!
- Kimi yürekten çağırırsan, o gelir!
- Hisserdersen, mesafe yoktur.
- “Kalp” bir kez kırıldı mı, bir daha eskisi gibi olmaz!
-İtibarını bir kez kaybedince, bir daha “ağzınla kuş tutsan” yaranamazsın!
- Canlar kırılacağına, “camlar” kırılsın”!
- Neye nasip, neye kısmet!
- Gelin ata binmiş, “ya nasip” demiş!
- Arayan belasını da bulur, mevlasını da.
- Sen “doğru ol”, “eğri” bulur belasını.
- Zaman; hesaplaşma değil, helalleşme zamanıdır.
- Dünya hayatı “darılma” değil, “dayanma” yeridir.
- “Doğrucu Davut” gibi, her doğru her yerde söylenmez.
- Doğru söyleyeni, dokuz köyden kovarlar.
- Dediğim dedik, öttürdüğüm düdük.
- Adın çıkacağına, canın çıksın daha iyi!
- Adım çıkmış dokuza, inmez sekize!
- Vakitsiz öten horozu keserler.
- Dik dur, “dikleşme”!
- Bitaraf olan, “bertaraf” olur.
- “Ayaklar” “baş”, “başlar” “ayak” olmuş.
Aslanı kediye boğduruyorlar!
- “Baht” yıkmadan “taht” sahibi olunmaz.
- Bal tutan parmağını yalar.
- İş bilenin, kılıç kuşananın.
- İmam “salarsa“, cemaat “orta yere” yapar!
- Ben “hadımım” diyorum, sen “kaç çocuğun var?” diyorsun!
- Ben diyorum “Çanakkale Boğazı”, sen diyorsun yandı “İstanbul Boğazı“!
- Ben diyorum “Gümüşhane” sen diyorsun “memişhane”!
- Deliye dert anlatıncaya kadar, akıllıya “ne verirsen ver!”
- Cahille etme sohbet sonra çekersin zahmet!
- Külliyen cahilin cesur!
- Uyandırma kerizi, bulandırır denizi!
- Senin derdin ne kardeşim? Üzüm yemek mi, bağcıyı dövmek mi?
- İşi gücü; “o ne dedi”, “bu ne dedi”, “gramofonun teki!”
- Hükümetten aylık, Allahtan sağlık, daha belanı mı istiyorsun?
- Ne yapıyorsun? Hiç, bir şey oluncaya kadar bekliyorum!
Leyleğin ömrü “lak lakla”, dervişin ömrü “beklemekle” geçermiş!
- Düğünde zurnada, hamamda kurnada!
- Bizim kız bizden kaçar, başını kapar götünü açar!
- Elin işte, gözü oynaşta olsun!
- İpimle kuşağım…azıcık aşım, ağrısız başım!
- Taksim’den aşşağı Kasımpaşa!
- Bahtsız bedeviyi, çölde kutup ayısı kovalarmış!
- Canım cennette, elim Cevriye’de! Hayat sana güzel, cennet sana var hacı abi.
Sana hak, bize müstehak, Allah günah yazmasın!
- Bura bura ayar versen, osura osura geri atıyorlar!
- Acıma düşküne, döner vurur keline!
- Milyonlarca sperm arasından gel sen birinci ol, ama şu yaşadığımız hayata bak!
- Akıl veren çok olur da para veren olmaz.
- Akıl fukara olunca, fikir ukala olur.
- Kafasında kırk tilki dolaşır, kırkının da kuyruğu birbirine değmez!
- Sakınan göze çöp batar, sakındıkça da duyan gelir, gelen de gitmez!
- Kırmadan yarmadan, kestirmeden küstürmeden, geldi geçti Genç Osman!
- Boşa koysam dolmuyor, doluya koysam almıyor!
- Hayat kısaysa, hiçbir şeyi uzatmanın manası yok!
- Bazı insanların altı, bazılarının da üstü çizilir!
- İçindeki çocuğu öldürmeyen yaşlanmaz.
*
- Sizin bildiğiniz kadar, benim unuttuğum vardır!
- Bizim yaptıklarımıza sizin hayaliniz yetmez!
- Yürüdüğünüz yolların asfaltını biz döktük.
- Siz giderken biz geliyorduk.
*
- Doğmamış çocuğa don biçilmez.
- Alışmamış götte, don durmaz.
- Alışmış kudurmuştan beterdir.
*
- Maydonoza gelince kırt kırt,
sapına gelince meee!
*
- İnsan hımbıllaşmaya görsün;
oturma imkanı varsa ayakta durmaz,
yatma imkanı varsa da oturmaz!
- Minumum gayret, maksimum fayda!
…
- İstatistik, yanlış rakamların doğru hesaplanmasıdır.
- İstatistikler yalan söylemez,
- İstatistikçiler doğruyu söylemez.
- İstatistik, cehaletin matematiksel teorisidir. (Moris Kline)
…
- Küçük işlerin “büyük adamı” değil,
büyük işlerin “küçük adamı” ol!
*
- Kötü olan; kör olmak değil, “nankör” olmaktır.
- Sağır duymaz, uydurur!
- Şeytan da kariyerine bir “melek” olarak başlamıştı ama şimdi sadece bir “iblis”.
- Birşey kısmetten çıkmaya görsün, “uçkur” bile doksandokuz yerinden kopar, bağlamaya yetişemezsin!
- Dövüşmesinler de sevişsinler!…
- Horozumu saldım çayıra, tavuğu olan düşünsün!
- Maşallah “danazorlar”, dinozorların yokluğunu aratmıyor!
- Demirden korksaydık, trene binmezdik!
- İnsana benziyor diye sanma ki, herkes “insan”!
- Hayatta “duruşuyla” etkili olamayanlar, “vuruşuyla” olmaya çalışır.
- Bir şeyin doğrusunu mu istiyorsun, kendin yap!
- Aptal düğünden, çocuk oyundan usanmaz.
- İşini doğru yap, çoluk çocuğu kendine nasihat eder hale getirme!
- Sözün tamamı, deliye anlatılır.
*
- Hayatım lazım olursa, ben buradayım, “gel ve al.”
- Herkes niye geldi bilmem, ben neler olduğunu anlamaya geldim!
- Emanetin canı, tez olur.
- Emanete, ihanet olmaz. En çok da diyenden kork!
- Çıkmadık candan, ümit kesilmez.
- Can çıkar, huy çıkmaz. Ufacık boyu var, türlü türlü huyu var!
- Olmadan koparırsan, sormazlar mı, “olmamış şeyi niye getirdin?” diye.
*
- Salla başını al maaşını,
- İşi bilicen işe gitmeyecen,
- Böyle saça, böyle tarak,
- Ne kadar köfte, o kadar iş!
*
…